EVDEKİ ZEHİR KAYNAKLARI (2)
*Örneğin ev ve işyerlerinde kullanılan sentetik halı ve halı yapışkanları üzerinde yapılan kimyasal analizlerde; Formaldehit, ftalat, benzen, tolüen, metakrilat, ksilen, tetraklor, etilen, metil naftalin ve stiren gibi toksik kimyasal maddeler olduğu görülmüştür. Bunların tamamı da kanserojen insan sağlığı için çok tehlikeli toksik maddelerdir.
*Gaz ya da elektrikle çalışan kombiler, ocaklar, fırınlar, elektronik aletler, yazıcılar, fotokopi makinaları, gazeteler, dergiler, kişisel bakım ürünleri kısaca “kokusunu alabildiğimiz ve kokusu doğal olmayan her şey” toksiktir. O koku ne kadar yoğunsa ve ne kadar çok içimize çekersek ya da söz konusu eşyalarla ne kadar çok fiziksel temas halinde olursak sağlığımıza o kadar çok zarar veririz.
*Hayatımızın yaklaşık üçte birini yatakta geçiriyoruz. Günümüzde yatakların, yastıkların ve üzerimize örttüğümüz yorgan, battaniye gibi örtülerin pek çoğu polyester, poliüretan boya ve alev geciktiriciler gibi sentetik materyallerden imal edilirler. Bu malzemeler ise çok uzun süreler gaz yayarak vücudumuzda ki toksin birikimini artırırlar.
Bu tip yatak ve örtülerini evimizde kullanmaya başlamadan önce kokusu yok oluncaya kadar havalandırılması gerekir. En azından havalar iyi olduğunda yatak odasını daha fazla havalandırmaya çalışın. Tabii ki imkanınız varsa en iyisi eskiden olduğu gibi yatak odanızda yün yatak, yorgan ve yastıklar kullanmanızdır.
*”Hijyen ve anti bakteriyel” kelimelerinin titiz bayanlar, özellikle anneler için çok önemli bir yeri vardır. Sanki sihirli iki kelimedir. Bunlar sayesinde ailelerini özellikle çocuklarını mikroplardan ve hastalıklar-dan koruduklarını zannederler. Oysa bu ürünlerin fayda yerine zarar verdiğini tüm deterjanların, sabunların bol miktarda kanserojen kimyasal madde içerdiğini birçok hastalığa zemin hazırladığını hiç dikkate almazlar.
Örneğin mikropların pek çoğu asidik ortamlarda ölürken, alkali ortamlarda daha kolay çoğalırlar. Bu nedenle mikropların çoğalmaması için cildimizin normal PH değeri 4 – 4,5 olarak yaratılmıştır.
Elimizi yıkadığımız sabunların PH değeri ise 9 – 10, evimizi temizlediğimiz çamaşır suyunun PH değeri ise 13.9 dur. Yani mikroplardan korunmak için kullandığımız temizlik ürünleri, yapılan işlem sonucu kaba ve görünen pislikleri yok ederken, birçok hastalığa neden olacak çeşitli mikropların çoğalması için çok daha uygun ortamları da hazır hale getirir. Özellikle sıvı sabun olarak bildiğimiz temizlik ürünleri; bulaşık deterjanı ve şampuan hammaddelerinin değişik oranlarda birleştirilmesiyle elde edilen kimyasal karışımlardır. Yani sabun değildir ve cildimiz için sabundan çok daha fazla zararlıdır.
(Devam edecek)
Yeni haftanın yeni umutlara vesile olması dileğiyle…
Ümit Yurtkuran
