Tüm hayatımız boyunca düşünebilmek, hareket edebilmek, duygulanabil mek, sevinebilmek, üzülebilmek, hastalıklarla savaşabilmek, vücudumuz da ki hücre yenilenmesi gibi sayısız işlemlerin olabilmesi, kısaca yaşayabil memiz için ihtiyacımız olan en önemli şey enerjidir.
Bir çoğumuz bu enerjinin temini için en önemli faktörün yiyecekler olduğunu sanırız. Halbuki enerji temini için gerekli olan esas kaynak başkadır. Haftalarca yemek yemeden, günlerce su içmeden yaşayabiliriz. Ancak nefes almadan maksimum yaşama süremiz birkaç dakikayı geçmez.
Bu nedenle “nefes almanın önemini daha fazla dikkate alarak, corona nedeniyle maskesiz gezemediğimiz pandemi döneminde, en basit şekliyle bile olsa doğru nefes almaya çalışmamız şarttır.” Sağlıklı bir solunumun ilk şartı burundan nefes almaktır. Burun solunan havayı ısıtır, nemlendirir, nitro oksitle zenginleştirir ve mikro seviyedeki yabancı maddeleri filtreleyerek akciğerlerimize her zaman sabit kalitede bir hava gönderir.
Ağız yoluyla alınan hava herhangi bir işleme tabi tutulmadığı için, doğrudan akciğerlerimize gider ve başta faranjit olmak üzere bronşit ve solunum yolu hastalıklarına zemin hazırlar. Ancak solunumun asıl amacı hücrelerde oluşan karbondioksidin dışarı atılarak, yerine oksijen ve negatif iyonların alınmasıdır.
Bu işlemin maksimum seviyede fayda sağlayacak şekilde olabilmesi için akciğerlerimizin zamana ihtiyacı vardır. Burundan alacağımız derin nefesler, akciğermize hem bu zamanı kazandıracak hem de daha kaliteli hava gönderilerek işini kolaylaştıracaktır.
Genç ve sağlıklı kalabilmenin, belki de en önemli şartlarından birisi, temiz kan dolaşımıdır. Bunun da birinci şartı solunumla yeterli miktarda oksijen ve negatif iyon alabilmektir. Depresyondan işitme ve görme bozukluklarına, kalp krizinden beyin kanamasına kadar bir çok rahatsızlığın altında yatan nedenlerden birisi de kandaki negatif iyonlar ve oksijen yetersizliği yani gerektiği şekilde nefes alıp vermemektir.
“Pandemi korkusuyla sürekli maskeyle yaşamak, devamlı surette akciğerlerimizden gelen kirli havayı tekrar içimize çekmemize neden olarak, aldığımız nefesin kalitesini düşürecektir.” Bu nedenle pandemi döneminde kalabalık ortamlarda tedbirinizi alın, ancak “uygun ortamlarda en azından burnunuzu açıkta bırakarak aldığınız hava kalitesini artırın.”
Sadece “bilinçli bir şekilde nefes alıp vermeyi alışkanlık haline getirerek” daha canlı, daha hareketli ve daha sağlıklı olmamız mümkündür. Özellikle sigara ve benzeri tütün ürünleri kullananları bir kez daha düşünmeye davet ederek, tüm dostların Cuma günü vesilesiyle “yeni bir başlangıç yaparak” daha bilinçli, daha sağlıklı, daha keyifli, daha mutlu bir hayat geçirmeleri dileğiyle…
Ümit Yurtkuran